27 Aralık 2010 Pazartesi

2010 BİTERKEN

Geriye sayım devam ediyor. Son 5. 2010 büyük değişiklikler oldu hayatımızda. 6 yıldır yaşadığımız Bodrum'dan Antalya'ya taşındık.



Yeni ev, yeni çevre, M.Yusuf için yeni okul, büyükşehir zor oldu başta. Ama alıştık. Güzel bir yıl olduğunu düşünüyorum.

2011 de en az 2010 kadar güzel geçer inşallah. Sadece tarih değişiyor aslında.Ama insanı motive edici birşeyler lazım galiba. Yeni yılında anlamı ancak bu kadar işte.

Son 5. 2010 dan alacağınız varsa tahsil edin.Borcunuz varsa ödeyin. Az kaldı...:)))))))))

26 Aralık 2010 Pazar

BİRGÜNDE BÖYLE GEÇTİ

Sabah Mehmet Yusuf ve babamız antremana gitti.


o yüzden iki kahvaltı oldu evde.Yağız Emre ve ben. daha sonra Yağız, M.Yusuf ve Musa. 

Öğleden sonrada görümcem Sercan da Aşure, pasta börek ve kahve(diğerleri için çay tabiki) ziyafeti. 

Akşamda evimizde huzurlu saatler. Güzel bir pazardı.

GEÇ KONUŞAN ÇOCUKLAR TERSİNE DÜŞÜNÜYOR

Geç konuşan çocuklar tersine düşünüyor. 

Geç konuşan çocuklar, dili beynin sol tarafıyla değil, sağ tarafıyla algılıyor. 


Normalden çok geç konuşmaya başlayan çocukların, tersine düşündüğü belirtildi. 
Miami Çocuk Hastanesi'nde görevli radyologlar Nolan Altman ve Bryron Bernal, 2 ila 8 yaşlarındaki çocukların beyinlerinin çeşitli bölgelerindeki aktiviteyi manyetik rezonans tomografisiyle görüntülediler. Annelerinin ses kaydı dinletilen çocukların beyin aktivitesini ölçen bilim adamları, konuşma konusundaki gelişimi normal olan çocukların beyinlerinin sol tarafının, geç konuşan çocukların beyinlerinin ise sağ tarafının daha aktif olduğunu tespit ettiler. 
Radyolog Altman, ciddi konuşma bozukluklarının, erken teşhis ve tedaviyle engellenebileceğini belirtti. 
Deney sonucunun başka araştırmalarla doğrulanması halinde, konuşma bozukluklarının erken ve yan etkisiz teşhisinin mümkün olacağını söyleyen Altman, erken teşhisle başlanan tedavinin başarılı olup olmadığının da bu yöntemle kontrol edilebileceğini kaydetti. 
AA

ÇOCUKLARDA KONUŞMA

Konuşma

Gecikmiş Konuşma

Gecikmiş Konuşma Nedir ?

Çocuğun konuşması yaşından beklenenden çok geri ya da konuşma gelişimi açısından çok daha yavaşsa, o çocuğun konuşması gecikmiş konuşma olarak adlandırılır.

Gecikmiş Konuşmaya Ne Yol Açar ?

Çocuğun konuşmasının neden geciktiğini öğrenmek alınacak önlemler konusunda bir fikir verebilir.

Zihinsel yetersizlik temel becerilerin gelişimini geciktirebilir, hatta engelleyebilir. Yarık damak, tavşan dudak gibi konuşma organlarında oluşan bir problem doğrudan dil ve konuşma gelişimini geciktirebilir. Fiziksel yetersizlik, işitme kaybı ve görme özrü gibi bazı duyusal kayıplar, erken dil ve bilişsel gelişim için önemli olan deneyimleri engelleyebilir, bu durumda da çocuk çevrenin ve duyuların zengin kaynağından ve sonuç olarak bilgiden yoksun kalabilir.

Uzun süreli hastalıklar ve çocuğun sık sık hastalanması da dil ve konuşma gelişimini geciktirebilir.

Eğer çocuğun çevresinde ilgisini çeken, dil ve konuşma gelişimini destekleyen bir ortam yoksa, gelişimi daha yavaş olabilir. Bu konudaki uyarıcıların yetersizliği, uyarım eksikliği konuşmada gecikmeye yol açabilir. Çocuklar yetişkinlerle ve yaşıtlarıyla birlikte oynamak isterler. Yetişkinler de çocukların bu özelliğini dikkate alarak onlarla oyun oynamaya, konuşmaya uygun ortamlar yaratmalıdırlar... Çocuğun ait olma, sevme ve sevilme, kabul edilme gibi gereksinimlerinin giderilmemiş olması duygusal yoksunluğa yol açabilir. İki dil konuşulan ev ortamı, baskıcı aile tutumları, düşük sosyoekonomik düzey gibi çevresel faktörler de dil ve konuşma gelişimini geciktirebilir.

Bazen çocuğun geçmişinde veya çevresinde, konuşmasındaki gecikmeye etki edecek herhangi bir neden görülmeyebilir. Bazen de bir çok problem vardır. Fakat hiç biri dilde gecikme yaratacak kadar önemli ya da şiddetli değildir. Çocuk her nedense konuşmamaktadır. Bu konuşmalarında gecikme olmuş bir çok çocuk için geçerlidir.



Gecikmiş Konuşmanın Belirtileri Neler Olabilir ?

Gecikmiş konuşma hem derece, hem tür olarak çok değişiklik gösteren bir dil ve konuşma güçlüğüdür. Tanılamada siz anne babaların gözlemleri önemli bir yer tutmaktadır. Çocuğunuzu gözlemlerken, aşağıdaki belirtilerin onda olup olmadığına dikkat etmeniz yapılacak tanılamayı kolaylaştıracaktır.

Gecikmiş konuşması olan çocukların :

● Kısıtlı sözcük dağarcıkları vardır. Ya hiç konuşmazlar ya da zor anlaşılan birkaç sözcük kullanabilirler.

● Yutma, çiğneme, salya akıtma sorunları olabilir.

● Düşünce ve isteklerini anlatmada zorlanabilirler.

● Jest, mimik, işaret kullanmaya yönelebilirler.

● İletişim kurmaya karşı isteksiz davranabilirler.

● Çevrelerindeki seslere, konuşmalara ilgisiz davranabilir, dinlemez görünebilirler.

● Anlaşılmaz sesler çıkarabilirler.

● Çevreleriyle ve girdikleri yeni ortamlarda uyum güçlükleri gözlenebilir.

● Yalnız kalmayı tercih edebilirler.

● İsteklerini, düşüncelerini dile getirirken hoş olmayan (vurma, çarpma, ağlama, bağırma gibi) tepkilerde bulunabilirler.

● Dikkat süreleri kısa ve dağınık olabilir.

● Kavramları geç ve uzun zamanda öğrenebilirler.

● Bellekleri zayıf olabilir.

● Öğrendikleri bilgileri transfer ödemeyebilirler.

Burada dikkat etmemiz gereken, belirtilerin sıklığı ve devamlılığıdır. Ayrıca "Konuşma ve Duyma Kontrol Listesi"nde çocuğunuzun içinde bulunduğu ay ve yaşı göz önünde bulundurarak, dil ve konuşma gelişimini değerlendirebilirsiniz. Değerlendirmeniz sonucunda çocuğunuzun gecikmiş konuşması olduğundan şüphe ediyorsanız, yardım almak için zaman uygundur.



Kimden Yardım İstemelisiniz ?

Gecikmiş konuşma güçlüğü ne kadar erken fark edilirse, çocuğa yönelik tıbbî ve eğitsel önlemlerin alınması da o kadar erken olacaktır.

Çocuğunuzun durumuna ilişkin yaptığınız değerlendirmeler sonucunda bir doktora başvurabilirsiniz.

Doktor ilettiğiniz bilgileri ve tıbbî inceleme sonuçlarını değerlendirerek tanıyı koyacak ve gerekli tedavi şeklini belirleyerek sizi yönlendirecektir.



Dil ve Konuşma Gelişimi Aşamaları

0-1 YAŞ


1. Anlama

●> Konuşmacıya bakarak cevap verir.

●> Kendi adı söylendiğinde tepki verir.

●> "Buraya bak, buraya gel" sözlerine tepkide bulunur.

●> "Hayır" dendiği zaman yaptığı hareketi durdurur.



2. Konuşma

●> Ağlamaklı veya ağlamaklı sesler çıkarır.

●> Sesli ve sesiz harfleri kendi kendine tekrar eder.

●> Yetişkinin konuşmasından sonra sesli olarak iletişimde bulunulur.

●> Sözcükleri anlamlı olarak istenilen uyumla söyler ve iletişim kurar.

●> Sesleri taklit eder.



1-2 YAŞ


1. Anlama

●> "Nerede?" diye sorulduğunda doğru cevap verir.

●> "Üstünde, altında, içinde" gibi zarfları anlar.

●> Bildiği bir eşya istendiğinde getirir.

●> Anahtar sözcükler bulunan basit cümleleri anlar.

●> Seri hâlinde ve birbiri ile ilişkili iki talimatı anlar.

●> Çevreden gelen sesleri ayırt edebilir.



2. Konuşma

●> İlk defa tam olarak anlamlı sözcükler söyler.

●> Eşya ya da resimlerin adlarını söyler.

●> Bir olayı açıklarken sözcükleri tek tek söyler.

●> Adını söyleyerek kendini tanıtır.

●> "Ben, benim" zamirlerini kullanır.

●> Kişilere, eşyalara, olaylara ilişkin yaklaşık elli sözcük bilir.

●> Ayrılma esnasında "bay bay" gibi sözcüklere tepkide bulunur.



2-3 YAŞ


1. Anlama

●> Bilinen eşyaların adı söylendiğinde tanır.

●> Ne ve nerede ile yapılan sorular sorar.

●> Olumsuz ifadeleri anlar.

●> Basit öykü kitaplarını dinlemekten zevk alır ve yeniden okunmasını ister.



2. Konuşma

●> İki sözcüklü cümleler kurar ve doğru olarak birleştirir.

●> Adını ve soyadını söyler.

●> Ne ve nerede?" ile soru sorar.

●> Olumsuz cümleler kurar.

●> Anlayamadığında üzülür.

●> Zamirleri kullanır.

●> Sözel olarak evet anlamında olumlu tepki verir.

●> Basit fiilleri resimlerine bakarak söyler.

●> O andaki yaşantılarını anlatır.



3-4 YAŞ


1. Anlama

●> Zaman kavramını ifade eden cümleleri anlamaya başlar.

●> Kıyaslamaları anlar.

●> "Eğer, bundan sonra, çünkü" gibi sözcüklerin kullanıldığı cümleleri anlar.

●> Birbirleri İle ilgili dört emri yerine getirir.

●> "Haydi taklit edelim" denildiğinde anlar.



2. Konuşma

●> Tam cümlelerle konuşur.

●> Geçmiş deneyimleri hakkında konuşur.

●> Çoğul takılarını kullanır.

●> "Ben, benim" zamirlerini kullanır.

●> Şarkıları söyleyebilir.

●> Konuşmalarında ses hataları olmasına rağmen yabancılar tarafından anlaşılır.

●> "Üzerinde, içinde" gibi sözcükler kullanır.

●> Sıfatları doğru olarak kullanır.



4-5 YAŞ


1. Anlama

●> Birbiri ile ilişkili olmayan üç emri sırası ile yapar.

●> "Güzel, daha güzel, en güzel" gibi kıyaslamaları anlar.

●> Uzun hikâyeleri dinler ancak çoğu kez gerçekleri yanlış yorumlar.

●> Olayların sırasını anlar.



2. Konuşma

●> "Ne zaman, nasıl, niçin?" ile sorular sorar.

●> Küçük cümleleri birleştirerek bütün bir cümle kurar.

●> "Çünkü, böylece" sözcüklerini kullanarak olayların nedenleri hakkında konuşur.

●> Gerçekleri karıştırabilir ama öykünün özünü anlar.

●> Altı sözcükten oluşan cümleleri taklit eder.

●> Basit zıtlıkları bilir.

●> "Eğer... ne ... ?" veya “zaman… ne…?" şeklindeki sorulara doğru cevap verir.

●> İsim-isim, isim-fiil birleştirmesi yapabilir.

●> Telefonla konuşabilir.



5-6 YAŞ




1. Anlama

●> Sözel olarak belirtilen iki özel duruma uygun resimleri bulur.

●> Soyutlama becerisinin ilk belirtilerini göstermeye başlar.

●> Geçmiş gelecek ve geniş zamanı resimlerden ayırt eder.



2. Konuşma

●> Dil bilgisi bakımından yetişkinlerin konuşmasına çok yaklaşır.

●> Ancak, özne fiil arasındaki uyumla, geçmiş zaman kiplerinde bazı zorluklar vardır.

●> Söyleyişlerinde sıraya dikkat eder.

●> Bilgi verir ve alır.

●> Aile içinde arkadaşları ve yabancılarla iyi iletişim kurar.

●> Bildiği basit bir öyküyü sırasıyla anlatabilir.

●> Benzerlik ve farklılıkları söyler.

http://www.mcaturk.com/konusma_dil_gelisimi_yas.htm

22 Aralık 2010 Çarşamba

YENİ KIRLENTLERİM

Kırlentlerimi dikeli 1 2 ay olmuştu.Ancak düğmelerini yeni dikebildim. İşte fotografları.



12 Aralık 2010 Pazar

YAĞMUR

Bu sabah yağmur var İstanbul da
Gözlerim dolu dolu oluyor bilinmezliğe
Anne sözü dinler gibi masum
Ağladım bu sabah
Günler dayanılmaz oldu
Onlar bile ağladılar.


Antalyada da yağmur vardı sabah. Arkasındanda gökkuşağı.
Ama güneş kalmadı fazla GÖKYÜZÜNDE bulutlara bıraktı mekanını ve arkalarında kaldı bütün gün. Ee kış gelmişti. Artık gökyüzü bulutların mekanıydı.böyle düşündü belkide güneş.

TALA